BU KIŞ ANADOLU’NUN HER YERİNDE YARDIMELLERİ’NİN SICAKLIĞI HİSSEDİLİYOR!

Her sene olduğu gibi bu sene de kış gelmeden biz geldik!

Hazırlıklarımıza daha sonbahar ayında başladık. Anadolu’nun dört bir yanında, İzmir’den Şırnak’a, İstanbul’dan Urfa’ya, Zonguldak’tan Mersin’e, Kütahya’dan Bartın’a, Samsun’dan Hatay’a, Ankara’dan Kastamonu’ya, Kırıkkale’den Bursa’ya, Sakarya’dan, Malatya’ya Şırnak’a, Hakkari’ye Erzurum’a ve diğer illerimizdeki ihtiyaç sahiplerine kardeşliğin sıcaklığını taşıdık ve taşımaya devam ediyoruz.

Kardeşlerimize soba, kömür, odun, battaniye ulaştırdık ve ulaştırmaya devam ediyoruz.

“Kışın Kardeşlerimiz Üşümesin” parolasıyla revan olduğumuz yolda kardeşlerini unutmayan bağışçılarımızın destekleri hiç kesilmedi ve artarak devam etti. Soğuk duvarların arasındaki buz kesmiş hanelere ulaştık, ayağı okul yollarında ıslanan evlatlarımızın ayaklarını ısıttık, dumanı tütmeyen evlerin sakinlerine bağışçılarımızın yüreklerinin sıcaklığını taşıdık. Umut taşıdık, sevinç taşıdık, sevindirdik ve sevindik…

Özellikle temsilciliklerimizdeki hanımefendi kardeşlerimiz çocuklarımıza kendi öz çocukları gibi sahip çıktılar ve çıkıyorlar.

Yardımeli olarak yürekten inanıyoruz ki; ellerimizi kadeşlerimiz için “Yardımeli” olarak kullanabildiğimiz oranda birbirimize olan muhabbetimiz artacak, taassup ve ihtilaflarımız küçülecek, su-i zanlarımız bitecek ve biz daha çok kenetlenmiş kardeşler olacağız. Yardımeli olarak, veren el ile alan el arasındaki paylaşım arttıkça gönül coğrafyamızda kardeşliğin baskın geleceğine, Hakk’ın batıla galip gelmesi için daha güçlü bir umuda, daha güçlü bir motivasyona sahip olacağımıza inanıyoruz.

Kış yardım kalemi olarak soba, kömür, odun, bot, mont dağıtımı yapmaya devam ediyoruz.

Bizim için her mevsimin tek adı vardır; kardeşlik!

Bunun için ve bu inançla kardeşlerimize ulaşmaya devam ediyoruz. Ülkemizin en doğusundan en batısına, en güneyinden en kuzeyine gidiyoruz. Pandemi döneminde daha da zor duruma düşen kardeşlerimizi yalnız bırakmamak, onları umutsuzluk içinde koymamak için elimizden geleni yapıyoruz.

Bizce, eğer bir yerde üşüyen bir kardeşimiz var ve biz bunu bile bile kendimizi sıcak hissediyorsak, yüreğimiz buz tutmuştur! Kardeşlerimiz üşüyorsa ve onların hissettiği soğuğu hissetmiyorsak insanlığımıza karakışlar gelmiş demektir!

Yardımeli olarak gönül coğrafyamızın her yerinde olmak ve kim neyin yetimiyse onu temin etmek için çalışırken; Afrika’da su kuyuları açarak, yetimhaneler inşa ederek, hastaneler yaparak İslam coğrafyasına hayır götürürken diğer yandan Anadolu’ya gelen kıştan kardeşlerimizi korumak için çalışıyoruz.

İnsanı iyiliğin iyileştireceğine, dünyayı sadece iyi yüreklerin güzelleştireceğine, hayatımızı ve ahretimizi iyiliğin mamur edeceğine inanan bir dinin müntesipleri olarak gayretimiz günden günden güne artmaktadır.

Kışın tam ortasındayız. Anadolu’muzun hemen her yerinde kış kendini iyice göstermeye başladı. Yolumuzu gözleyenler var. Kardeşlerinin sıcacık “Yardımeli’ni” ellerinde hissetmeyi isteyen mazlum ve mağdurlar var; onların gözlerini yolda bırakmamaya, onların umutlarını kırmamaya, onların yanında olmaya kararlıyız.

Bu kış yetişebildiğimiz her hanenin bacasının dumanının tütmesine, ulaşabildiğimiz ayaklara bot giydirmeye, üşüyen bedenlere mont giydirmeye çalıştık ve buna devam ediyoruz.

Sizlerden de Yardımellerinizi kardeşlerimize uzatmanızı ve gücümüze güç katmanızı, hep beraber Anadolu’da üşüyen kardeşimizin kalmaması için destek vermenizi istirham ediyoruz.

Bu Kış Kardeşlerimiz Üşümesin

Bu Kış Anadolu’nun her yerini kardeşliğin sıcaklığı sarsın!

Bu kış tabiatta kar, yüreklerde bahar olsun.