Bizler kardeşlik taşıyoruz, iyilik virüsü bulaştırıyoruz..
Yaklaşan Kurban Bayramı nedeniyle, vekalet yoluyla kurban kesim ve dağıtım organizasyonu hazırlıklarını, pandemi sürecindeki planlamaları, kesim bölgelerini Yardımeli Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr.Sadık Danışman ile konuştuk:
İnsani yardım çalışmaları kapsamında pandemi sürecini değerlendirir misiniz? Nasıl geçti?
Sadık Danışman: Öncelikle bu süreçte hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum. İnsanlık için büyük bir sınavdı. Henüz geçmiş değil, tedbirleri elden bırakmamız lazım. Bu süreci başarı ile yöneten idarecilerimize, fedakar sağlık çalışanlarımıza, bilim insanlarımıza ve uyarı ve tedbirlere uyan halkımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Yaşadığımız bu süreçten hepimizin dersler çıkarması gerekiyor : Bilim ve teknolojinin en iyi olduğu bir dönemde, insanların büyüklendiği bir dönemde gelen bu virüs, İnsanoğlunun karizmasını bitirdi, acziyetini önüne serdi. Kibirlenme, büyüklenme insanoğlu der gibiydi. Bu sürece ilişkin tespitlerimi paylaşmak isterim : Yaşanılan bu süreçte insanlık önemli dersler aldığı kanaatindeyim.
Bu süreçte kardeşliğimiz, yardımlaşma ve paylaşma bilincimiz bizim en güçlü ilacımız oldu. Zor günleri hep beraber, el ele vererek, birbirimize destek olarak olabilecek en az ziyan ile atlatacağız inş. Bu süreçte Dernek olarak, işini kaybetmiş, iş yapamayan gündelikçi, esnaf ve işçi kardeşlerimizin yanında olmaya gayret ettik. Hediye alış-veriş kartlarını Türkiye’nin 81 ilinde Temsilcilerimiz aracılığı evlere kadar ulaşarak dağıttık. Gıda fişlerinin yanında, ev eşyaları, ödenmemiş faturalar bedellerini, kıyafet ve sağlık yardımlarını da ailelere ulaştırdık. Talep çok fazla idi. Ama imkanlarımız ölçüsünde, taleplere yetişmeye çalıştık. Mübarek Ramazan Ayının bereketi ile, ailelerin iftar ve sahur sofralarına katkı sağlamak adına, ekiplerimiz hep sahada idiler. Pandemi nedeniyle kapalı salon ve kalabalık toplantıların yerine, yardımlarımızı bizzat ailelerin evlerine kadar ekiplerimiz ulaştırdı.
Faaliyetlerinizde bir aksama, değişiklik oldu mu?
SD: Faaliyetlerimizde bir aksama olmadı. Yalnız, Ramazan Ayı planlamamızı günler öncesinden yapmış ve hazırlıkları tamamlamıştık. Bu süreçle birlikte yapılan planlama yeniden gözden geçirildi ve revize edildi. Yapılan planlama çerçevesinde de faaliyetler gerçekleştirildi hamdolsun. Kalabalık ve kapalı salon toplantı, yemek, organizasyon programları iptal edildi zaten. Başvuru müracaatlarını online sistemden alarak, hızlıca değerlendirmeler yapıldı ve ailelere yardımlar bizzat ulaştırıldı veya banka hesaplarına gönderildi. Mümkün olduğunca temas ve evrak işleri olmadan, sistem üzerinden işlemler yürüdü.
Yardım kuruluşları bu süreçte üzerine düşen görevi yapabildi mi? Bu sıkıntılı sürecin en az zararla atlatılmasında STK ların Katkıları ne oldu?
SD: Bu süreç hakikaten zor bir süreçt olarak devam ediyor. Dayanışma ve paylaşma bilinci burada devreye girdi. Zira, geçici bir süreçti belki ama, insanlar bir anda zor duruma düşmüşlerdi. Hiç planda yoktu. Devletimiz sosyal devlet olarak bir takım destek ve önlemler hazırladı ve uygulamaya koydu. Bu büyük bir açığı kapattı hamdolsun. STK lar arazide birebir ilişkide olduğu için, insanların sıkıntı ve problemlerine bizzat şahit oldular ve gerekli müdahale ve destekleri sağladılar. Bu yüzden STK lar sahanın nabzını daha iyi tutabilmektedirler. Bizler de resmi kurumların ulaşamadığı, derdini fazla anlatamayan; ama gerçekten ihtiyaç sahibi kardeşlerimize birebir ulaşarak, yerinde tespitler yaparak destek olmaya çalıştık. Evine gıda paketleri götürdüğümüz ailenin yaşadığı ortamı gördük ki, yemek yapacak ocak ve tüpü yoktu. Getirdiğimiz yemeklik malzemeyei pişiremiyordu yani… Hemen bu ihtiyaçlar da karşılandı. Dolayısıyla birebir dokunmak, yaşadığı ortamları gözlemlemek, onlarla biraz sohbet ederek dertlerini dinlemek ve onlara moral desteği olmak, STKları öne çıkaran yaklaşımlar olsa gerek.
Yaklaşan Kurban Bayramı var, kurban kesim ve dağıtım organizasyonu hazırlıklarınız ne aşamada?
SD: Pandemi günlerinde gündem yoğun gidiyor. Kurban, pek gündeme gelmedi. Ama gündemimize almamız gerekiyor artık. Zira bizleri bekleyenler var. “Bizler kardeşlik taşıyoruz, iyilik virüsü bulaştırıyoruz..” Fiziki mesafede araları açalım; ama gönül mesafelerinde safları sıklaştırmamız gerekiyor.Dünyanın farklı bölgelerinde sadece kurban bayramı dönemlerinde et yiyebilen insanları hatırlatmak isterim. Var mı böyle insanlar… diyebilirsiniz. Maalesef var. Kurban etlerini güneşte kurutup ta, öğüterek çorbalarına katık yapanları da unutmayalım. Vekalet yoluyla kurban kesim ve dağıtım organizasyonu hazırlıkları aylar öncesinden başlamakta. Zira kesim yapılacak bölgelerin tespiti, kesim ve dağıtım ekiplerinin oluşturulması, kurbanların alımı ve dağıtım organizasyonu önceden yapılması gerekiyor. 12 yıldır başarı ile gerçekleştirdiğimiz organizasyonda tecrübe ve yeterlilik olarak ekiplerimiz yeterlidir. Pandemi özelinde yeni planlama ve organizasyon yapıldı, virüse yönelik tedbirler ve önlemler alındı. Dünyanın dört bir yanına kardeşlik ve vicdan virüsü taşıyacağız inş.
Sadece Türkiye’de değil, yurt dışında da farklı bölgelerde organizasyon yapıyorsunuz. Bu sene nasıl olacak, bir değişiklik var mı planlamalarda?
SD: Bu sene pandemi nedeniyle kesim ve dağıtım organizasyonunda bazı değişiklikler yaparak, tedbirler alındı. Her yıl Türkiye’den 150 ye yakın görevli ülkelere gitmekte idi. Bu sene riskli bölgelere ekipler gönderilmeyecek. Yurt dışında Yardımeli ofis, temsilci ve yerel partner kurumların olduğu bölgeler kesim bölgeleri olarak belirlendi ve yerel ekipler oluşturuldu. Ekiplere kesim ve dağıtım anında uygulanacak tedbirler ve hassasiyetler bölgedeki ekiplere yazılı olarak bildirildi. Kesim alanının temizliği, kesim aletlerinin dezenfektesi, kasapların hijyen kurallarına riayeti, maske ve mesafe kurallarına uyulması hususundaki tedbirler belirlenmiştir. Kurban kesim alanlarına insanlar alınmayacak. Dağıtım esnasında maske ve mesafe kuralları çerçevesinde kalabalık ve izdihama neden olabilecek dağıtımlardan uzak durulacak, kapalı mekanlardan ziyade, açık alanlar tercih edilecek ve gruplar halinde insanlar davet edilecektir. Dağıtım esnasında eldiven ve dezenfektan kullanılacaktır.
Hangi bölgelerde organizasyon gerçekleştirilecek?
SD: Dünyanın dört bir yanında diyebiliriz kısaca. Anadolu’dan Balkanlara, Asya’dan Afrika’ya, Ortadoğu’dan Kafkaslara yardımellerimiz ulaşacak inşallah. Bu yıl vekalet yoluyla kurban kesim-dağıtımı yapılacak bölgeler:
AFRİKA: Çad, Etiyopya, Kenya, Moritanya, Somali, Sudan, Uganda, Eritre
ASYA: Afganistan, Bangladeş-Arakan Kampları, Pakistan, Kazakistan, Moğolistan, Gürcistan, Yemen
BALKANLAR: Bosna, Bulgaristan, Kosova
ORTADOĞU: Filistin-Gazze, Irak, Lübnan, Suriye-Cerablus
TÜRKİYE: İstanbul, Ankara, Adana, Batman, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, İzmir, Kahramanmaraş, Kayseri, Kırıkkale, Kocaeli, Konya, Kütahya, Malatya, Mardin, Sakarya, Sivas, Şanlıurfa, Şırnak, Tokat, Van
Her bölgede bu tedbirleri uygulama imkanı var mı?
SD: Bizler tüm bölgelere bu önlemleri ve hassasiyetlerimizi yazılı olarak bildirdik ve takipçisi olacağız. Bölgenin şartlarından kaynaklanan sıkıntılar ve aksamalar olacaktır. Ama bizler en az sıkıntı ile organizasyonu tamamlama niyetindeyiz. Çünkü insan sağlığı bizim için önemli ve kırmızı çizgimiz. İnsanlara kurban eti getirirken, hastalığın yayılmasına sebep olmak bizleri çok üzer. Eğer bu tedbirlere uyulamayacaksa, organizasyonun iptali bile söz konusudur. Önce sağlık ve güvenlik.
Dağıtımlar esnasında kurban etlerinden, poşetlerden virüs bulaşma ihtimali var mı sizce?
SD: Uzmanların ve bilim insanların açıklamaları doğrultusunda şunu söyleyebilirim ki kurban etlerinden, gıdadan virüs bulaşma durumu yoktur. Dağıtımlar esnasında da maske, mesafe ve temizlik kurallarına dikkat edildiği sürece, virüsün bulaşma ihtimali yoktur. Poşetler veya başka bir şeyle dağıtılıyorsa, o poşetlerin daha sonra ters çevrilerek çöpe atılmasına özen gösterilmelidir. Bu kuralları tüm ekibe tekraren bildirdiğimizi ifade etmek isterim. Dediğim gibi, gerekirse organizasyonu iptal edilebilir; ama pandemi tedbirlerinden (maske, mesafe, temizlik) asla taviz verilmeyecektir.
Projeleriniz arasında çok önemsediğiniz, “iyi ki bu projeyi yapmışız” dediğiniz projeniz hangisi?
SD: Tüm projelerimiz için “iyi ki bunu yapmışız, destek verenlerden Allah razı olsun” diyoruz. Yapmasaydık dediğimiz hiçbir proje olmadı. Zira, YK toplantılarında bölgelerle ilgili ihtiyaçları gözden geçiriyoruz, fizibilite ve alt yapı çalışmalarını yaparak karar veriyoruz ve uyguluyoruz. Bölgede yaşayan insanların ihtiyacı birinci önceliğimiz. Ve hayata geçirdiğimiz kalıcı projeler, günü birlik ihtiyacı değil; nesiller boyu sürecek bölge halkına hizmet edecek kapasitede ve kalitede yapılmaktadır. Eğitim ve sağlık konularında hassasiyetimiz ve önceliğimiz vardır. Eğitimsiz bırakılmış insanları her türlü yönlendirebilir, kullanabilirsiniz. Eğitimli nesiller, kendi toplumlarını da etkileyecek, sağlıklı, hür düşünebilen, Hakk’ı ve doğruyu savunan toplumların oluşmasına katkı sağlayacaktır. Özellikle Afrika ve Asya’da gördüğümüz manzara içler acısı : insanların hayallerini dahi yok etmişler. Geleceğe yönelik hayal kuramıyorlar, rüya göremiyorlar. O insanların tekrar geleceğe umutla bakmalarını, hayata tutunmalarını sağlayabilirsek ne mutlu bize. Zihinsel bir dönüşüme öncülük edebilmek yardımların en güzeli olsa gerek.
Peki bu toplumlar açık mı böyle bir dönüşüme?
SD: Elbette. Kendilerine güvenmelerini ve başarabileceklerini onlara anlattığınızda gözlerinin içi gülüyor adeta. Sürekli itilmişlik ve itibarsızlaştırmalar, onların özgüvenlerini yok etmiş. Kendilerine sahip çıkılacağını hissettiklerinde, hayalleri de hedefleri de birden farklılaşıyor. Sudan’da bulunan Yardımeli Sudan Yetimler Külliyesindeki öğrencilerde biz bunu yakinen gözlemliyoruz ve farkı farkediyoruz. İnsanlara zorla, talimatla bir şey yaptıramazsınız. Ama güzel davranışlarınızla, hareketlerinizle, bilimsel örneklemelerle onlara örnek olabilir, yönlendirebilirsiniz. Biz onlara “mü’minler ancak kardeştirler” emriilahisine uyarak, kardeşliğimizin bize yüklediği sorumluluğun bir gereği olarak geldiğimizi, Allah’ın rızasını gözettiğimizi ve başka hiçbir planımızın ve ajandamızın olmadığını ifade ediyoruz. Karşılıksız ve hesapsız yapılan bu yardımları gördükçe, bize olan güvenleri ve samimiyetleri artıyor. Özellikle son yıllarda Türkiye’ye ve Türk bayrağına güven olan güven ve muhabbeti bariz bir şekilde görebilmekteyiz. Bu bölgelerde milletimizi temsil etmek, bayrağımızı kurumlarımızda dalgalandırmak bize ayrı bir sorumluluk ta yüklemektedir.
“1 Kurban 1 Fidan” projesi hakkında bilgi verebilir misiniz?
SD: 1 Kurban 1 Fidan projesi, özellikle Afrika bölgelerinde kurak ve çorak topraklara can vermek, nesillere umut olmak için başlatılan bir projedir. Bu proje ile, kesilen her kurban için, önceden belirlenen bölgelerde meyve fidanları dikilmektedir. Sıcak iklimin hüküm sürdüğü, kuraklığın ve yoksulluğun yaşandığı Afrika ülkeleri ve ülkemizde pilot bölgeler uygulama alanı olarak planlanmıştır. (Somali- Sudan-Türkiye-Moritanya) 2018 Kurban organizasyonunda bağışlanan her kurban için meyve fidanları, okul bahçelerine, cami avlularına, hastane, külliye ve yetimhanelerinin uygun yerlerine dikimleri yapılarak tamamlanmıştır.
Kurban vekaletini Yardımeli Derneğine tevdi eden bağışçının kurban vekaleti ile birlikte bir de meyve fidanını bağışlaması ile süreç başlar. Bağışçının talebine göre kesim ve dağıtımı yapılan her kurban için, Su Kuyusu açtığımız köy ve bölgelerde, yetkililerin belirlemiş olduğu yer ve bölgelerde meyve ağaçlarının dikimi yapılır. Ağaçların bakımı dernek yetkilisi, köy halkı ve muhtarlık (sorumlu kişi) ile beraber yürütülüp takip edilecektir. Bağışçının kurbanının kesildiği ülkede ağaç dikim yok ise ağaç dikimi, belirlenen en uygun yerlerde-ülkelerde yapılacaktır. Türkiye’de dikim yapılacak köy, kasaba ve yerler önceden tespit ve talepler doğrultusunda belirlenecektir.
Her bölgenin ağaç dikim zamanı ve toprak yapısı farklı değil mi?
SD: Evet önemli bir konuya temas ettiniz. Her bölgenin fidan dikim zamanı ve toprak yapısı farklı. Bu yüzden fidanlar aynı zamanda ve tek tip fidan olarak dikilmeyecek. Fidan dikimi yapılacak olan ülkelerde gerekli fizibilite çalışmaları yetkili zirai kurumlar ile birlikte yapılarak ve bölgenin iklim ve toprak şartlarına uygun meyve ve ağaçlar tespit edilmektedir.
Neden meyve fidanları tercih edildi?
SD: Biz bu projeye başlarken birkaç hedefimiz vardı. Öncelikle doğaya sahip çıkmak, ağaç ve yeşilliğin insan sağlığına, iklim şartlarına etkisini gözeterek, kuruyan çorak topraklara hayat vermesini hedefledik. Okul bahçelerine, hastane ve eğitim mekanlarının etrafına dikimleri yaparak da, insanları projeye dahil etmek istedik. Sahiplenmelerini ve muhafaza etmelerini onlardan istedik. Toprağa can vermesi, iklimi dengelemesinin yanında, meyvelerinden de istifade edilmesi, ekonomik katkı sağlaması, gıda olarak da tüketilmesi projenin hedeflerindendir. İlk etapta göze görünmüyor, ama; 5-10 yıl sonra dikilen fidanlar bölgeye farklı bir güzellik katacak, umutlar yeşerecektir.
Gerçekten orijinal bir proje. Teşekkür ederim. Kurban vekaletini vermek isteyenler neler yapmalı?
SD: Kurban vekaletini Yardımeli Derneği’ne emanet eden tüm hayır sahipleri bilmelidirler ki, bu vekaletler bize emanettir ve bu emanetlere sahip çıkmak, hak sahiplerine ulaştırmak bizim birinci önceliğimizdir. Kurban vekaletini ;
Kurban vekaletini verirken şu iki şeye dikkat edilmesi gerekiyor : Birincisi iletişim bilgileri, ikincisi kurbanın kesilmesini istediği bölgesi. İletişim bilgileri gerekiyor zira, kurban vekaleti bizim sisteme kaydedildiğinde hisse sahibine “vekaletiniz ulaşmıştır” şeklinde bilgilendirme mesajı gönderiliyor. Daha sonra kurbanın kesilmesi ile birlikte “kurbanınız kesilmiştir, Allah kabul etsin” diye ikinci bir SMS bilgilendirme mesajı gönderilir.
Müsaadenizle, daha detaylı bilgi ve bağış için iletişim bilgilerini de paylaşmak isterim: 0212 541 48 00 nolu telefonu 24 saat arayabilir, bilgi alınabilir. Yine www.yardimeli.org.tr adresi de ziyaret edilerek, detaylı bilgiler alınabilir.
Teşekkür ederim. Allah kolaylıklar versin.
SD: Ben teşekkür ederim. Bir mağdura, bir muhtaca daha ulaşmaya katkı sağladığınız için, mazlumlar adına şükranlarımı sunarım.